Erdoğan çağırdı CHP yanaşmıyor

  • Ana Sayfa
  • Erdoğan çağırdı CHP yanaşmıyor
Erdoğan çağırdı CHP yanaşmıyor
Başbakan'ın "gelmezlerse biz gideriz sözlerine" Baykal'dan cevap geçikmeti. CHP'nin Erdoğan için şartları var.Abone ol

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, “demokratik açılım” konusundaki çağrısına ilişkin olarak, “CHP senin yanında değildir, CHP milletin yanındadır, Türkiye'nin ulusal bütünlüğüne inanan Kürt kökenli vatandaşların yanındadır” dedi.

Deniz Baykal, Aydın'ın Didim ilçesi Akbük beldesinde Belediye Başkanı Elçin Sandalcı'yı ziyaret etti ve belediye binası önünde vatandaşlara seslendi. Türkiye'de ekonominin kötü gittiğini ve yolsuzlukların hesabının sorulmadığını öne süren Baykal, iktidarın yargıyla, askerle, üniversitelerle sürtüşme içinde olduğunu savundu. Çiftçinin, esnafın perişan edildiğini belirten Baykal, şunları kaydetti:

“Bütün bunlar yetmemiş gibi başımızı bir ki pennsylvania seo mlik kavgasına durduk yerde soktular. Öyle bir hava yarattılar ki herkes, Türkiye'de bir kimlik bunalımı içinde sürüklenmek zorunda oldu. Herkese 'Senin soyun ne, sopun ne, nereden geliyorsun, aslın ne?' Sana ne arkadaş? Biz burada 70 milyon insan huzur içinde yaşıyoruz. Ne diye etnik kimliğimizi ortaya çıkararak birbirimizle karşı karşıya getirmeye çalışıyorsun? Türkiye şimdi her işi gücü bıraktı, bu etnik gerilimi yaşıyor. Yanlış olmuştur. Yanlış, gereksiz. Ne yapacaksan çık yap. Memleketin ihtiyacı neyse yap, ama insanları bölme, parçalama.”;

İktidarın “demokratik açılım” çalışmalarını, anaların gözyaşını dindirmek amacıyla başlattığının savunulduğunu ifade eden Baykal, anaların ağlamasının nedeninin, “eline silah alan birilerinin Türkiye'nin ulusal bütünlüğüne karşı savaş açması” olduğunu, o nedenle anaların gözyaşının aktığını dile getirdi. Baykal, konuşmasına şöyle devam etti:

AYRINTILAR HABERİN
DEVAMINDA...

[PAGE]

“Anaların gözyaşını durdurmanın yolu, Türkiye'yi bölmek isteyenlere 'Gel arkadaş ne istiyorsun? Sana istediğini vereyim, çok da isteme, şimdilik bununla idare et, gerekirse sonra bakarız' diyerek anlaşma yapmak mı? Böyle şey olur mu? Bu memlekette, Türkiye'nin doğusunda, batısında, her yerinde, milyonlarca Kürt kökenli kardeşimiz, huzur barış içinde yaşıyor. Yaşamaya da devam edecek. Onlar onlar bizim öz kardeşlerimiz. Bu memleketin parçası. Bu memleketin bir tapusu var. O tapu 70 milyon insanda aynı anda var. Hepsi kardeş, ne olursa olsun, mezhebi, inancı, kökü, kökeni ne olursa olsun.

Şimdi birileri çıkmış, 'Türkiye'yi böleceğiz' diye savaş açmışlar. Kürt kökenli insanların temsilcisiymiş gibi ortaya çıkmaya çalışıyorlar. Hükümet de bu tuzağa düşüyor. Onları Kürt kökenli insanların temsilcisiymiş gibi kabul ederek, onlarla doğrudan ya da dolaylı, açık ya da gizli temaslar yaparak müzakereler yapmaya çalışıyor. O insanlar, en fazla, bu memleketin milli bütünlüğü içinde yer tutmuş olan milyonlarca Kürt kökenli insanımızı rahatsız etmektedir. Onlar, en büyük huzursuzluğu bu nedenle çekmektedirler. Onları ne PKK temsil eder, ne başkası. Onlar kendi özgür tercihleriyle vatandaş olarak anlayışlarını ortaya koyarlar. Onları ayırmaya çalışmanın hiçbir anlamı yok.”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “Bu yaklaşımın içinde CHP de yanımıza gelsin” diye tutturduğunu savunan Baykal, “Ne karar verebildi, ne somut hedef koyabildi. Konuşuyor, konuşuyor, o da gelsin, bu da gelsin diye” dedi.
AYRINTILAR HABERİN
DEVAMINDA...

[PAGE]

Kategori : POLİTİKA